Tefvizi talak: Boşanma yetkisi kadına verilebilir mi?

Tefvizi talak, boşanma yetkisinin kadına verilmesi anlamına gelir ve İslam hukukunda tartışmalı bir konudur. Uzmanlar, bu uygulamanın risklerine dikkat çekiyor.

Tefvizi talak, boşanma yetkisinin erkeğin yanı sıra kadına da verilmesi anlamına gelen bir uygulamadır. İslam hukukunda var olan bu uygulama, pek çok kişi tarafından bilinmemektedir. Konuyla ilgili görüş bildiren uzmanlar, bu yetkinin teknik açıdan mümkün olduğunu ancak yanlış kullanıldığında aile hayatını olumsuz etkileyebileceğini ifade etmektedir.

Normal koşullarda boşanma yetkisi erkeğe aittir. Kadın, boşanma talebinde bulunduğunda mahkemeye başvurarak, gerekli şartların oluşması durumunda hakim kararıyla evliliği sonlandırabilir. Ancak evlilik sırasında kadın, kocasına “Boşanma yetkisini bana da ver” şartıyla nikâh akdi yaparsa veya evlilik süresince kocasından bu hakkı alırsa, bu durum tefvizi talak olarak adlandırılmaktadır.

Uzmanlar, mutlak yetkinin risklerine dikkat çekmektedir. Örneğin, “İstediğin zaman kendini boşa” gibi ifadeler, tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Böyle bir durumda kadın, bu yetkiyi kullanarak boşanmayı gerçekleştirebilir. Eğer “Ne zaman istersen” denirse, bu hak ölüm anına kadar devam eder. Ancak bu durumda bile verilen yetki, üç talakı altıya çıkarmamakta ve toplam boşama hakkı üç olarak kalmaktadır.

Bu uygulamanın yaygınlaşmasının önerilmediği belirtilmektedir. Uzmanlar, bu hakkın keyfi bir şekilde kullanılmasının evlilikleri hızla sona erdirebileceğini vurgulamaktadır. Boşama yetkisinin erkeğe verilmesinin sebebi, kadınların olaylardan daha hızlı etkilenip ani karar verebilmeleridir. Bu nedenle aile huzurunu korumak amacıyla bu yetkinin dikkatli bir şekilde kullanılması gerektiği ifade edilmektedir. Ayrıca, boşanma yetkisinin haksız gerekçelerle kullanılamayacağı ve bunun dinen doğru olmadığı da vurgulanmaktadır.

Programda ayrıca, altınların nisap miktarına ne zaman ulaştığının hatırlanmadığı durumlarda nasıl hareket edilmesi gerektiği sorusu da ele alınmıştır. Bu durumda, kişi ihtiyatlı davranarak takdir yetkisini kullanmalı ve zekâtını fakirin lehine olacak şekilde vermelidir. Uzman, “Zekât malı eksiltmez, aksine bereketlendirir” diyerek ihtiyatlı davranmanın en doğru yol olduğunu belirtmiştir.

Başa dön tuşu