AB, Karbon Yoğun Sektörler İçin Raporlamayı Zorunlu Hale

Avrupa Birliği, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren karbon yoğun sektörler için karbon ayak izi raporlamasını zorunlu hale getiriyor. Bu durum, ihracat yapan firmaları doğrudan etkileyecek. karbon raporlaması
Avrupa Birliği, 1 Ocak 2026 itibarıyla karbon yoğun sektörler için karbon ayak izi raporlamasını zorunlu hale getiriyor. Bu karar, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu AB’ye ihracat yapan ülkelerdeki firmaları doğrudan etkileyerek, sanayi kuruluşlarına emisyon verisi beyanı yapma zorunluluğu getiriyor. Karbon içeriğini şeffaf biçimde izlemek, çevresel sorumluluğun yanı sıra ticari sürdürülebilirlik açısından da kritik bir gereklilik haline geliyor.
Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kapsamında, istenen raporlar yapılmadığı takdirde pazar erişimi zorlaşacak ve rekabet avantajı riske girecek. Bu nedenle, Türkiye’den AB ülkelerine ihracat yapan firmaların, dijital raporlama altyapısına yatırım yapmaları önem kazanmaktadır.
Uyumsoft Pazarlama Direktörü Ferhan Örs, sürdürülebilirliğin iş dünyasında rekabetin temel unsuru olduğunu belirtti. Örs, “Uyumsoft olarak Green Carbon AI yazılımımız ile firmaların karbon emisyonlarının hassas biçimde ölçülmesini sağlıyoruz.” dedi.
Karbon ayak izi raporlamasını ihmal eden şirketler, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde yaptırımlarla karşılaşabilir. Avrupa Birliği gibi sıkı çevre regülasyonlarına sahip pazarlarda, ihracat engelleri ve mali yükümlülükler gündeme gelebilir. Yerel mevzuata göre, idari para cezaları ve kamu ihalelerinden men gibi sonuçlar doğabilir.
Karbon raporlamasında dünya hızla dijitalleşiyor. Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM), küresel ölçekte dönüşümün öncüsü konumundadır. Benzer uygulamalar, Birleşik Krallık, Kanada, Japonya, Güney Kore ve Avustralya gibi ülkelerde de yürürlüğe alınmıştır. Bu gelişmeler, karbon ayak izi yönetiminin küresel ticaretin yeni standardı haline geldiğini göstermektedir.
Ferhan Örs, bu dönüşümün Türkiye açısından büyük bir fırsat sunduğunu belirterek, “Dünya artık sürdürülebilir üretim ve ticaret ekseninde yeniden şekilleniyor.” dedi.