BAE ve İsrail’in Sudan’daki Savaş Üzerindeki Etkileri

Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail, Sudan’daki çatışmaların dinamiklerini etkileyen stratejik ortaklıklar geliştirmiştir. BAE ve İsrail

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) destekli Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) Sudan’ın Faşir kentine yönelik saldırıları, uluslararası dikkat çekmiştir. ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Jacob Helberg, BAE’nin stratejik önemini vurgulayarak, bu ülkenin Amerika’nın ekonomik güvenliği için kritik bir ortak olduğunu belirtmiştir.

2020 yılında imzalanan İbrahim Anlaşmaları, BAE ile İsrail arasındaki ilişkilerin derinleşmesine zemin hazırlamıştır. Bu anlaşmalar, iki ülke arasındaki ticaretin artmasına ve işbirliklerinin genişlemesine katkıda bulunmuştur.

BAE, İsrail ile çeşitli alanlarda işbirliği yaparken, özellikle silah satışları ve istihbarat paylaşımı gibi konularda önemli adımlar atmıştır. BAE’nin HDK’ye sağladığı lojistik destek, İsrail’in teknoloji ve istihbarat uzmanlığı ile birleşerek, bu gruba önemli avantajlar sunmaktadır.

İki ülke arasındaki ticaretin Ekim 2023 itibarıyla 3.2 milyar dolara ulaştığı bildirilmiştir. BAE, savaş süresince İsrail’e hava yolu seferleri düzenlemeye devam ederek, önemli bir ulaşım noktası olmuştur.

BAE ve İsrail, Afrika’da da işbirliklerini artırmış, BAE’nin askeri ve istihbarat üsleri kurmasına yardımcı olmuştur. Bu durum, iki ülkenin stratejik hedeflerini gerçekleştirmelerine olanak tanımaktadır.

Sudan’daki çatışmalar, BAE ve İsrail için stratejik bir alan haline gelmiştir. BAE, bu durumu kendi uluslararası deniz güvenliği söylemlerini güçlendirmek için kullanmaktadır. Ayrıca, HDK’nın elinde İsrail yapımı silahların bulunduğu gözlemlenmiştir.

BAE’nin Sudan’daki rolü, uluslararası alanda tartışmalara yol açarken, bu ülkenin çatışmayı körüklemedeki etkisi de dikkat çekmektedir. Sudan’daki gelişmeler, BAE ve İsrail’in bölgedeki stratejik çıkarlarını koruma çabalarıyla bağlantılı olarak değerlendirilmektedir.