Araştırma, Toplumsal Sorunların Çözümünde Önemlidir

İslam, haberin doğruluğunu araştırmayı teşvik eder. Toplumların sorunlarını çözmek için bilgiye dayalı hareket etmeleri gerektiği vurgulanmaktadır.
“Ey iman edenler! Eğer bir fasık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.” Hucurat, 6
Tarih boyunca peygamberler, toplumsal ve ahlaki sorunlarla karşılaşmışlardır. Günümüzde de ruhsal hastalıklar, insanlık içinde varlığını sürdürmektedir. Bu hastalıklardan bazıları, iyi kabul edilen kişileri körü körüne taklit etmek, hayallere ve iftiralara kapılmak, bilgi sahibi olmadan yargılarda bulunmaktır.
Bu sorunların çözümü, araştırma ve irdeleme ile mümkündür. Toplumlar, her konuya dikkat ederek araştırma yaparlarsa, sorunların üstesinden gelebilirler.
Bu konu, Nisa suresinin 94. ayetinde de ele alınmıştır: “Ey iman edenler! Allah yolunda savaşa çıktığınız zaman iyi anlayıp dinleyin…”
Hz. Peygamber (s.a.a), Hayber savaşından sonra Usame bin Zeyd’i bir grup Müslümanla birlikte, İslam’a davet için gönderdi. Mirdas isimli bir Yahudi, Müslümanları görünce korkup dağa kaçtı. Usame, Mirdas’ın korkusundan İslam’ı seçtiğini düşünerek onu öldürdü. Bu olay, Hz. Peygamber’i rahatsız etti ve yukarıdaki ayet nazil oldu.
İslam’da Haber
İslam, haberin doğru bir şekilde aktarılmasına büyük önem vermektedir. Kur’an, duyduğu her haberi sorgulamadan yayanları eleştirmiştir. Yalan haber yayanlar için de çetin cezalar belirlenmiştir. Hz. Peygamber (s.a.a), yalan nakledenleri uyararak, doğru bilgilerin Kur’an ve Sünnet’e uygun olması gerektiğini belirtmiştir.
İmam Cafer Sadık (a.s) da, yalan rivayet edenleri kınamış ve doğru bilgilerin Kur’an’a uygun olmasının önemini vurgulamıştır. İslam ilimlerinin içinde, doğru haberin yanlış olandan ayırt edilmesi için rical ilmi önemli bir yere sahiptir.